209. Duruşma Günü Tutanağı Özeti – 10 Haziran 2015

0

Duruşma gününün başlangıcında bir adliye çalışanı mikrofonla bugünkü oturumun ancak saat 10’da başlayacağını duyurdu. Sanıklar 9.50’ye doğru salona geldiler.

Mahkeme heyeti  ise 10.10’da salona geldi. Götzl, yoklamanın ardından Zschäpe’nin savunmasına doğru dönerek bir araya ihtiyaçları olduğunun bildirildiğini söyledi. Avukat Heer bunu doğruladı. Ne kadar zamana ihtiyçları olduğu sorusu üzerine müvekkilleriyle görüşmeleri gerektiğini ve en azından bir saate ihtiyaç olduğunu söyledi. Duruşmaya ara verildi. Aranın sonunda Zschäpe uzun bir süre avukatları olmadan tek başına yerinde oturdu. 11.33’te duruşmaya devam edildi. Götzl Zschäpe’nin, avukatı Sturm’a karşı bir görevden muafiyet dilekçesi verdiğini bildirdi ve şimdi görüş bildirme fırsatının bulunduğunu belirtti. Heer, dava usülünden dolayı duruşmaya bugünlük ara verilmesi talebinde bulundu. Ayrıntılı bir görüşme yapmaları gerekiyordu, durumun karmaşıklığı ve görüşmenin süresi nedeniyle bu bugün artık gerçekleşemeyecekti. Ne Zschäpe ne de Sturm Götzl’ün konu hakkındaki sorusuna cevap vermedi. Müdahil avukat Kolloge ara verilmesi talebine karşı çıktı. Zschäpe’nin tüm avukatlarının arayı mahkemenin önünde geçirdiklerini, oysa ki bu esnada müvekkilleriyle görüşme fırsatına sahip olduklarını söyledi. Avukat Lucas muhtemelen iki avukatla duruşmaya devam edilmesi gerektiğini, Zschäpe’nin bu yüzden üç avukatı olduğunu, davanın hızlandırılmasının da söz konusu olduğunu söyledi. Müdahil avukat Kuhn, savunmanın talebinin yerine getirilmesi gerektiği görüşünde olduğunu belirtti. Davanın ileri bir aşamasında bulunulduğundan savunmanın iç ilişkileri söz konusuydı, izin verilmesi gereken ayrıntılı bir görüşme gerekiyordu. Avkat Behnke, iki avukatla „duruşmaya rahat devam edilebileceği“ gerekçesiyle talebe karşı çıktı. Federal Savcı Diemer, ara verilmesi için verilen dilekçenin öne sürülen durum göz önüne alındığında haksız olmadığını, savunmaya bunu müvekkilleriyle görüşme imkanının verilmesi gerektiğini söyledi. 11.47’ye kadar ara verildi.

Götzl bunun ardından bugün devam edilmeyeceğini duyurdu. Ama bugün ifade vermesi için çağrılan tanık Tom T.’nin gelmediğini ve şu ana kadar bir gerekçe de bildirilmediğini belirtti. Ardından Wohlleben’in avukatı Klemke’nin dava usülüyle ilgili daha önce  bildirmiş olduğu delil tespiti dilekçesini bugün verip vermeyeceği hakkında kısaca konuşuldu. Götzl sonunda dilekçenin bir sonraki seferde de verilebileceğini söyleyerek duruşmaya 11:48’de son verdi.

NSU-Nebenklage blogu şu yorumda bulundu: „Ceza Muhakemeleri Usülü Kanunu’na göre sadece kalıcı ve onarılması mümkün olmayan, ve savunmanın uygun şekilde yürütüleceğine dair endişe uyandıran bir güven sarsılmasının varlığını kanıtlayan gerekçeler bulunduğu takdirde avukatlar görevden alınabilir. Tahmin yürütmeye gerek olmadan Zschäpe’nin böyle gerekçeler gösteremeyeceği şimdiden varsayılabilir. Dilekçesini bu kez ayrıntılı şekilde gerekçelendirebilecek mi merak ediyoruz. Yine de avukatlarının üçünden de kurtulamayacağını artık kabul etti ve en azından kendi tarafında duran yeni bir aktör bulmaya çalışıyor. (…) Bu sabah da kafa karıştıran bir manzara yaşandı: Avukatlar müvekkillerini önce tek başına mahkeme salonunda beklettiler, ardından onunla heyecanlı bir şekilde konuştular ve Zschäpe onları sadece kafa sallayarak onayladı. Avukat Heer’in savunmanın müvekille görüşebilmesi için verdiği dilekçe üzerine uzunca bir ara verilmesinin ardından Zschäpe önce tek başına hücre yönünde yürüdü; Sturm, Stahl ve Heer önce mahkeme binasının önünde aralarında konuştular ve daha sonra avukat odasında Federal Başsavcılık ile görüştüler. O esnada Zschäpe’nin Avukat Sturm’un görevine son verilmesine için verdiği dilekçeden haberlerinin olması gerekiyordu. Böylesi bir durumda Federal Başsavcılık ile görüşmenin neden müvekkilleriyle görüşmekten daha önemli olduğunu anlamak ise pek mümkün değil.“