Tanık Thomas Starke, hakkında NSU‘ ya yardım ve yataklık yapmak suçlaması çerçevesinde sürdürülen hazırlık sorgulamasını öne sürerek ifade vermeyi redediyor. Ancak BKA‘ ya kapsamlı bir ifade verdiği için, ifadesini alan memurlardan biri ifadesi hususunda bilgi verdi. Starke 90’lı yılların ortalarından beri Jena kentinden neonazilerle yakın temas içindeydi ve ilişkisi vardı ve Uwe Mundlos için patlayıcı madde/bomba temin etti. Üçlünün yeraltına çekilmesinden sonra onlara yardım etti.
Tanıklar:
- Thomas Mü. (daha önceleri Thomas Starke, muhtemel NSU destekçisi)
- Ralf Be. (BKA, Starke’nin ifadeleri)
Duruşma günü saat 9.48’de başlıyor. İlk önce 46 yaşında olan ve önceleri Starke olarak tanınan, tanık Thomas Mü.’nün ifadesi alınıyor. Tanık, hakları konusunda bilgilendirilmesine ek olarak Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK‘un) 55. Maddesi uyarınca da GBA’ya göre hala hakkında bir soruşturmanın yürütüldüğü hususunda ikaz ediliyor. Mü. susma hakkını kullanmak istediğini açıklıyor ve salıveriliyor.
Verilen aradan sonra Kriminal Polis Dairesi Şubesi memuru Ralf Be. (97. Duruşma Günü tutanaklarına bakınız) Starke’nın 25.1.2012 ve 10.2.2012 tarihlerinde alınan ifadeleri hususunda mahkeme heyetince dinleniyor. Polis memuru 25.1. tarihinde alınan ifade hususuna başlamadan önce bir şey söylemek istediğini belirtiyor ve ekliyor BGH’nın mahkeme kararı (Federal Yüksek Mahkeme) ile aynı günde Starke’nin evini aradıklarını da açıklıyor. Starke daha önce gözlemci güçlerce Dresden S-tren istasyonlarından birinde lokalize edilerek, yeri belirlenmiş. Starke’ye mahkeme kararı okunmuş ve gönüllü olarak onlarla gitmiş, oturduğu dairesinin kapısını açmış ve arama esnasında evinde hazır bulunmuş. Bilgisayarlar, veri taşıyıcıları, cep telefonlarına, kendisinin 30 km lik bir marşa katıldığını belgeleyen ve ‘Beyaz Kardeşlik Erzgebirge’ (WBE) ye ait bir belge ve 1996 yılının Kasım ayına ait olan ve Buchenwald toplama kampı anıt alanına girme yasağının yer aldığı resmi bir kağıt ve 6 mm. çapında bir kuru sıkı tabancaya el konulduğunu açıklıyor. Starke’ye daha sonra Dresden polis karakolunda kriminal teknik yöntemlerle suçluları bulmak için yapılan yöntemlere uygun bir şekilde davranılmış ve sonunda Eyalet Kriminal Dairesinde zanlı olarak ifadesi alınmış. Starke kişisel hakları konusunda bilgilendirildikten daha sonra ifade vermek istediğini belirtmiş. Kendisine yöneltilen tüm sorular konusunda ifade vermiş ve konuşmuş, ancak başlangıçta eksiksiz beyanda bulunmamış ve detaylı bilgileri es geçmiş ama ifadenin ilerleyen bölümlerinde belirgin bir şekilde bunları tamamlamış ve uyarlamış.
Starke ilk önce kişisel bilgilerini açıklamış.10. sınıftan sonra 1984 yılında Alman Demiryolları’nda motorlu taşıt tornacısı olarak meslek eğitimini yapmış. 1986 yılından tutuklandığı 1994 yılına kadar Alman Demiryolları’nda çalışmış. Sonra yaralama ve ülkede barışı bozma suçlarından tutuklanmış. Bundan sonraki süreçte de işsiz kalmış, süreli işlerde çalışmış, iş bulma ve işe dönme tedbirlerine bağlı olarak ve kadrolu işlerde çalışmış. Evliymiş ve iki çocuğu varmış. Üçlü hususunda, Mundlos ve Zschäpe ile hayatında ilk kez 1991 yada 1992 yılında ‚Oithanasie‘ muzik grubunun muhtemelen Mehla’da verdiği bir konserde karşılaştığını açıklamış, Böhnhardt’ın yanlarında olup olmadığı konusunda birşey hatırlamıyormuş. İki yada üç araçla Chemnitz’den konsere gitmişler, tahminen Thorsten Sch. ve Markus Fr.’de gidenler arasındalarmış. Stefan isimli bir kişiyle kontakları varmış, bu kişi Zschäpe‘ nin akrabasıymış. Sonra zaten bu şahsın Stefan Ap. olduğu ortaya çıkmış. (61. ve 62. Mahkeme Günü Tutanaklarına bakınız.) Sonraki süreçte ‘Jenalılarla’ ilişki oluşup, gelişmiş. Starke daha sonra Kapke’nin de ilk buluşmada olduğunu ekliyor. Aradaki ilişki birbirlerini ziyaret ve konserler bazında sürmüş. Tutukluluk halindeyken ilişkileri daha da sıklaşmış, çünkü üçlü cezaevinde bulunan kendisine mektup ve resimler (fotoğraflar) göndermiş. Mundlos’un yazdığını düşünüyormuş, ama mektuplar hep ‘Senin üç Jenalın’ diye imzalanıyormuş. Buna ek olarak kendisine toplanan paralar, elbiseler vs. gibi değerli eşyalar da gönderiliyormuş. Tutukluyken kendisini hatta ziyerete gelmişler, ama kimin geldiğini tam olarak hatırlamıyormuş. Daha sonraki sorgulamalarda Zschäpe’nin de ziyaretçiler arasında yer aldığını söylemiş.
Cezaevinden sonra ilişki sıklaşmış, Starke, Chemnitzliler ve üçlü örneğin Buchenwald’ta ki eve giriş yasağı gibi ortak eylemlere, etkinliklere katılmış. Orada ikisi Uwe’nin kemer kayışlı kahverengi gömleklerini giyinmişler ve bu nedenle kendilerine eve, alana giriş yasağı verilmiş. Starke ihtar ve hatırlatma üzerine Kapke’nin de bu eylem anında yanlarında olduğunu hatırlamış. Aynı gün üçlünün evine gittiklerini anlatmış ve evin önünde sivil polis duruyormuş. Starke üçlünün gayet normal bir durummuş gibi karşıladığı bu durumu dikkate şayan bir durum olarak gördüğünü belirtmiş. Be. ‘üçlü’ teriminin kendisi tarafından kullanıldığını, Starke’nın daha çok üçü dediğini belirtiyor. Starke onların siyasi ilgilerinin daha ağır bastığını, Chemnitzlilerin se daha fazla eğlenmek istediklerini söylemiş. Şöyle söyleniyormuş: ‘Boktan içkiyi bırakın, partiye destek vermemiz gerekiyor.’ Kendisi burada NPD’ den kastedildiğini ve üçününde üyesi olmasalarda, kendilerini bu parti ile özdeşleştirdiklerini biliyormuş. 1997 yılında bir Heß’i Anma Yürüyüşü yapılmış ve üçlü Chemnitzliler yürüyüşe katılmadığı için hayal kırıklığı yaşamış. Üçlü için yürüyüşlerin önemli konu olduğunu söylemiş Starke ve sonra tutanak raporuna THS’nin yürüyüşleri diye kendi elyazısıyla not düşmüş. Bu nedenle bunlarla bağlantı biraz kopmuş.
Ondan önce Starke’nin Zschäpe ile yakın ilişkisi varmış, Starke bunu ‚yüzeysel aşk macerası-öpüşüp, koklaşma’ olarak adlandırıyormuş, 1996 yılının sonundan Nisan 1997’e kadar. Aralarındaki daimi ilişki değilmiş, ama birbirlerinin evine gidip, geliyorlarmış. Uwe’lerin ikiside kıskanmamışlar ve hatta dönem dönem yanlarında oluyorlarmış. Üçlü ile tanıştığında Zschäpe Mundlos’la berabermiş, tutukluluğundan sonra da Böhnhardt’la. Starke Zschäpe ile daha yakın bir ilişki olabilir diye düşünmüş ama onun bunu kesinlikle istemeyeceğini anlamış. Starke onun kafasında sadece Uweler vardı demiş. Sonra ortak şekilde ve anlaşarak ayrılmışlar ve aralarındaki ilişkilerini iyi bir şekilde, dostane sürdürmüşler.
Sonra üçlünün Chemnitz’te ki ilişkide bulundukları kişiler Chemnitzli dazlaklar konusu konuşulmuş, ‘88’lilerin’ birahaneleri ve meyhaneleri hakkında. Be.: ‘Bu rakamın hangi anlamda kullanıldığı biliniyor herhalde.’ Birahaneler ‘Preuße’ (phon.) olarak tanınan birine aitmiş. Starke üçünün bu birahanelerden birilerine kesinlilikle gitmiş olabileceklerini düşünüyormuş. ‘Wohlfahrt’ (Sosyal Yardım Kurumu) isimli birahanede düzenlenen bir partiyi hatırladığını söylemiş Starke, bu partiyi Jan We. düzenlemiş. We. ‘Landser’ ve bu grubun ‘ Düşmana saldır’ adlı CD’si hakkında görülen mahkeme davasından tanınıyormuş, diyor Be. Bu olaya bağlı olarak Starke’de ceza yemiş. Starke üçlüyü bu partiye getirdiğini söylemiş, ama We. ile üçlünün birbirlerini tanıyıp, tanımadıkları konusunda birşey söyleyememiş. Starke We.’ye konserler düzenlediğini ve 1996 yılında ‘Blood&Honour’ (B&H) grubunun ‘Saksonya Şubesi’ şube başkanlığınına getirildiğini ve burada çok aktif olduğunu söylemiş. Ondan önce daha az faal olan biri bu mevkide bulunuyormuş. Starke sonra We. tarafından B&H’ ye gelmesi hususunda ikna edilmiş. Sonra üçlünün Chemnitz’de ilişkide olduğu başkaları konusu konuşulmuş diyor Be. Starke Sch.’nin adını vermiş, oda Starke’yle birlikte Waldheim Cezaevinde yatmış. O daha uzun yatmış ve üçlü onu Starke’den daha çok ziyaret ediyormuş. Sonra Enrico Ri.’nin, o da Waldheim cezaevinde yatıyormuş ve üçlüyü tanıyormuş ve Au. kardeşlerin adını da vermiş. Be. ‘yi hatırlıyormuş, bunun dışında Hendrik La., bu kişi Starke’nin söylediğine göre ‘88’lilerin’ kurulma döneminde Chemnitz’de çok etkin rol oynamış, Starke Enrico Sp. ve Antje Of. gibi üçlüyle ilişkisi olan yada üçlüyü tanıyan birkaç isim daha vermiş.
Sonra Mandy St. hususunda konuşmuşlar. Starke onu siyasi eylemler konusunda da çalışmalar yürüten ‘88’liler’ grubunun çok aktif bir üyesi olarak tanıtmış. Medyadan üçlü ile ilişkisi bulunduğunu öğrendiğini belirtmiş, ama sorgulamanın bu bölümünde bu meselenin kişisel olarak böyle olduğuna inanmadığını belirtmiş. Max.Florian Bu.’yu bu ırkçı çevrenin kıyısında bulunan önemli bir rol oynamayan biri olarak tanıtmış. Onunla 1998 yılında kendisine mobilya sattığı zaman tanışmış. Michael Pr. Chemnitz ve Aue‘ de bulunan iki ırkçı dükkan işletiyormuş, Antje Pr. de muhtemelen onun yanında satıcı olarak çalışıyormuş. Michael Pr. Chemnitz’den ‚AEG‘ ( ‚kendi rizikosu‘) ve Leipzig’den ‚Kreuzberg‘ müzik gruplarında yer alıyormuş. Antje Pr. ‚88’liler‘ de yer alıyormuş ve La.‘nın güvenilir arkadaşı ve B&H’nin üyesiymiş. Üçlünün Starke’nin B&H üyesi olup olmadığını bilip bilmediği sorusu kendisine yöneltildiğine Starke soruyu onaylamış ve üçlünün bu durumdan memnun olduklarını, bunu tasvip ettiklerini ama üçlünün tarzı olmadığını söylemiş. Konserlere de katılmışlar, ama B&H etkinliklerine sadece üyeler katılabiliyormuş. Be. üçlünün yeraltına gizlenmesi konusunda Starke’nin ilk başta anlattıklarının ‚cılız verziyon‘ olduğunu belirtiyor. Chemnitz’de yanına gelmişler, ‚yatabilecekleri bir yer‘ arıyorlarmış, çünkü gitmeleri gerekiyormuş. Kendisinde yatmalarını istememiş ve başkalarını aramış, herhalde ilk önce Sch.yi aradığını belirtmiş. Sonra Thomas Ro. kendisinde bir gece kalmalarını kabul etmiş. (100. Duruşma Belgelerine bakınız.) Starke bu verziyona göre üçünün Ro.‘ya yanlız gittiğini söylemiş, ama nasıl gittiklerini bilmiyormuş. Yanlarında çantaları yokmuş. Üçü kendisine herhangi bir neden açıklamamış, sonra Böhnhardt’ın halkı kışkırtma suçundan tutuklama, teslim olma emri aldığını düşündüğünü belirtmiş. Sonra Starke’ye neden yeraltına çekilmeleri gerektiği konusunda payını vermişler. Starke bu durumu onların sadece bir üçlü olması olgusuyla açıklamış.
Starke olaya yeterli oranda muktedir olmadığını açıklamış. Sonra kendisine ‘bu konuda açıklama yapan bir şahsın’ söylediklerini açıklamışlar, yani B&H Thüringen hücresinin şefinin kendisi ile 1999 yılında bir konser esnasında üçlünün maddi desteğe ihitiyacı olup olmadığı hususunu konuşmuş olduğunu belirtmişler ve Starke’nin ona onlar ‘çalışıyorlar’ ve herhangi bir ihtiyaçları yok diyerek teklifi geri çevirdiğini hatırlatmışlar. Starke ‚Dev‘ lakaplı Marcel De.‘yi hatırlamış ama bununla aralarında böyle bir konuşmanın geçtiğini yalanlamış. La. aracılığıyla para toplandığı oluyormuş ama bu üçlü için yapılmıyormuş. Starke La.’ya kendisinin üçlüyü tanıdığını söylemiş. Starke Mundlos tarafından tasarlanan ve La. tarafından satışa sunulan ‘Skinsons’- karın üstü tişörtü meselesinde, Bu.‘nun verdiği ifadeye yönelik, La.‘nın kendisine bir tane tşörtü doğum gününde hediye ettiğini ve La.‘nın bu tşörtleri sattığını bildiği açıklamış. Tasarımının da La.‘ya ait olduğunu düşünmüş. ‚Pogromly‘ meselesinde Starke birşey söyleyememiş, bu oyunu sadece medyadan tanıyormuş. Boru bombasının bulunması meselesini de ‚Kripo Live‘ programından öğrenmiş. Patlayıcı madde konusunda bilgisi yokmuş.
Starke silah teminatı üzerine kendisine yöneltilen sorulardan birine Jan We.’nin 4.11.2011 tarihine çok yakın bir dönemde kendisini aradığını ve bir tane Bild gazetesi satın almasını söylediğini belirtmiş, daha fazla bir şey söylemeyecekmiş. Sonra We.‘nin talebi üzerine kendisi ile Dresden’de buluşmuş, 20.11.2011 civarlarında. We. iki Uwe’nin de kendi kafalarına sıkarak intihar ettiğine ve veri taşıyıcıların, USB-stikslerin ve silahlarında evlerinde olmasına inanamadığını belirtmiş. We. Uwelerin ikisininde ‚bayağı kaba olduklarını‘ ifade etmiş. Bir keresinde We.‘nin kafasına silah dayamışlar, ona kime ne anlattığına dikkat etmesi gerektiğini söylemişler. Starke bu olayın yer altına çekildiklerinden sonra olmuş olduğunu düşündüğünü açıklamış. Buluşmadan sonra We. kendisini bir kez daha telefonla aramış, 8.12. civarlarında, bu telefon görüşmesinde ortak tanışları olan Carsten Szczepanski konusunda basında çıkan haberler meselesinde konuşmuşlar. Bu ‚ bir Afrikalıyı öldürmek suçundan‘ cezaevinde yatmış. Ve ‚Postdamlılar‘ için uzun mevzili ve dürbünlü bir silahın temin edilmesi, Uwe Menzel ve ‚Proissenheads‘ isimli müzik grubu meselesi üzerine konuşulmuş. Szczepanski ihtimalen gizli istihbaratın ajanıymış, en azından Starke bu meseleyi böyle açıklamış. We. bunu Szczepanski’nin basına verdiği demeçte ona, yani We.‘ye 1998 yılında üçlü için silah meselesinde konuştuklarını söylemiş olduğu için konuşmuş. Starke’nin anlattığına göre bu telefon görüşmesi Starke ve We. arasında olan son telefon konuşması olmuş.
Starke kaydı ihtirazi olmak üzere bu telefon görüşmeleri konusunda neden daha önce değilde şimdi konuştuğu meselesinde, ‚Landser‘ davasında bu meselede kötü tecrübe edinmesi sonucu bunu yaptığını söylemiş. Bu dönem çok detaylı bir ifade vermiş ve bu çevreden şahıslar tarafından tehdit edilmiş. Antje Pr. kendisini evinden çağırmış ve ’vandallar‘ grubundan Berlinli sağcı rokçu Jean-Rene Bauer ve tanımadığı başka biri kendisini tehdit etmiş. Sonra Starke’ye tekrar, ama bu kez tehdit edilmeden, ifadesini geri alması söylenmiş ve oda bunu yapmış. Starke üçlüyü Ro.‘ya kendi arabasıyla götürdüğünü hatırladıktan sonra ifadesine eklemiş ve onlar Ro.‘da uzun bir süre kalmışlar. Ro.‘yu B&H‘dan ve ‚88’li‘ olarak tanıyormuş.Ro.‘da üçlüyle önceden tanışıyormuş. Ayrıca Ro.‘da Starke ile aynı dava sanıklarıymış, ama ceza almamış ve hapis yatmamış. Ama ikisi Starke’nin serbes kalmasını, üçlüyle birlikte kutlamış. İki hafta sonra Ro. üçlüye evinden gitmelerini söylemiş. Sonra çevrede, üçlünün yanlarında kalabileceği başka birileri aranmış, ama bu hususta başarılı bir sonuca ulaşılamamış. Dört hafta sonra Ro.nun evininden çıkmışlar Ro. kendisine Bu.‘da kaldıklarını söylemiş. Starke arabayla oraya gitmiş. Mundlos yanında cep telefonunu getirdiği için sinirlenmiş. Üçlüyü toplam üç kez Bu.‘da ziyaret etmiş. Bu. Limbacher Straße’deki bu buluşmaların hiçbirinde yanlarında değilmiş, sadece dördü olurmuş, üçlü ve kendisi.
Kendisine yeraltına kaçış meselesinde ilk kez Limbacher Straße’de bombalı mektuplar ve Jena’da garajda bulunan birşeyler ve gamalı haçlı bir bavul meselesi olduğu anlatılmış. Be. Starke’ye boru bombaları ve patlayıcı madde konusunda tekrar soru yönelttiklerini ve onun dosyaya işlenmezse ve işlenmeyeceği konusunda kendisine teminat verilirse bir şeyler daha söyleyebileceğini söylediğini belirtiyor. Be. bu konuda karar verme yetkisini kendisinde görmediği için üstünü bilgilendmiş. Kendisine güvence verilememiş, ama buna rağmen Starke ifade vermek istemiş. Güvence ve teminat için gerekçe ise ‚arkadaşlarından‘ korkması imiş. Starke Mundlos’un kendisine patlayıcı madde bulup, bulamayacağını sormuş. Starke bir etrafımı kolaçan edeyim demiş. B&H’dan tanıdığı Jörg Wi’nin, patlayıcı madde deneyleri yaptığını biliyormuş. Wi’nin Giso Tsch. ile ilişkisi varmış. Starke Tsch. ile mi, yoksa Wi. ile mi direk irtibata geçmiş olduğunu hatırlamıyormuş.Wi. bu hususta ne yapabileceğine bakmak istemiş ve iki ila dört hafta sonra kendisini aramış. Tsch. kendisine bir şeyler getirebilirmiş. Tsch. daha sonra tanımadığı biriyle gelmiş ve bir ayakkabı kartonu büyüklüğünde bir karton getirmiş. Starke içeriğini yaklaşık 500 g. olarak tahmin etmiş. Bunu bodruma indirmişler. Daha sonra Starke, anlattığına göre, durumu Mundlos’a bildirmiş. Ertesi gün Mundlos gelmiş ve patlayıcı maddeyi almış. Mundlos kısa bir süre sonra kendisini aramış, bunu nasıl ateşleyeceklerini bilmediklerini söylemiş. Starke Wi. ile kontak kurmuş Wi. de kendisine ateşleyici fitil gerektiğini söylemiş, ama bunu kendisi bulamazmış. Bunun dışında daha fazla temin etmenin mümkün olup olmadığı konuşulmuş. Starke ifadesine göre, ama bu konuyla daha fazla ilgilenmemiş ve kendisini nahoş hissetmiş. Mundlos’un kendisine silah ayarlayabilir mi diye sorduğunu da hatırlamış ama bu Starke için hiçbir dönem yapmayacağı bir şeymiş. Götzl patlayıcı madde meselesinin hangi döneme denk düştüğünü soruyor. Be. 1996/97 yılları olması gerektiğini belirtiyor, ancak bu dönem içinde gerçekleşmiş olabilirmiş, çünkü bu dönemde Starke Zschäpe ile birlikteymiş.
Kendisine sorulması üzerine Be. Andre E.‘ye Ro. meselesi konuşulurken değinilmişti diyor. Starke’nin söylemine göre Ro. üçlü ile irtibatta kalmış ve ilişkisini sürdürmüş. Starke E. kardeşler ile üçlü arasındaki ilişki olduğunu basında çıkan haberlerden biliyormuş. Kendisinin E. kardeşlerle ilişkisi WBE üzerinden bulunuyormuş, WBE de Chemnitz’de bulunan ‚88’liler‘ tarzında bir örgütlenme imiş ve konserler düzenlemek istiyorlarmış, kendisi de onlara yardımcı oluyormuş. Tek ortak eylemleri ama 30 kmlik marşa/yürüyüşe birlikte katılmak olmuş. Starke Andre E. ile 2000 yılına kadar ilişkisi olduğunu ifadesinde söylemiş, diye bu hususta kendisine sorulan bir soruya cevap veriyor Be. Starke Fi. kardeşlere yönelik bunların da ‚88’lilerden‘ olduklarını söylemiş, onlar diğerlerinden daha aktiflermiş, hep ‚en ön sırada yer alırlarmış‘. Onları ‚Klonlaştırılmışlar‘ lakabı adı altında tanıyormuş. Fotoğraf gösterilip tanıyıp, tanımadığı sorulduğunda Starke sadece Gunter Fi.‘yi tanımış. Starke’ye onların Bruno-Granz- Straße de ( Sokak adı) oturdukları açıklanmış, kendisi de ayrıca bu adreste kayıtlı imiş, Starke ama bunu hatırlayamamış. Duruşmaya saat 11.16’ya kadar ara veriliyor.
Ro.‘nun oturduğu daire/ev hususunda kendisine yöneltilen soru konusunda Be. Starke’nin ilk anlatımına göre üçlünün Ro.‘nun nerde oturduğunu bildiğini söylediğini, ama daha sonra bu hususta anlattıklarını yalanladığını/geri çektiğini söylüyor, kendisi muhtemelen arabayla üçlüyü Ro.‘ya götürmüş. Be. Starke’nin tavrı ve davranışı konusunda, ilk önceleri herşeyi açıklayıp, ortaya dökmese de, bildiklerini anlatma eğilimi gösterdiğini açıklıyor. Genel olarak sakin olduğu hissini ve intibasını vermiş, sakin tavır sergilemiş, ama gergin olduğu anlaşılıyormuş. Be. bu halde ‚birilerinin evinin kapısını çalacağını‘ hesaplamış görüntüsü ve hissine insan kapılabilirdi diyor. Starke çokta şaşırmış bir görününüm içinde değilmiş, şaşırmış bir görünüm yaratmamış. Sorgulamanın sonuna doğru herşeyi anlatmak ve açıklamak istediği hissini vermiş. Be. Kendisi Starke’nin ‚Lanser‘- meselesinden dolayı, eski çevresinden korktuğunu ve çekindiğini düşünüyormuş. Götzl Starke’nin ifadesinden bağısmsız olarak, ‚Landser‘ duruşması konusunda kendilerinin bilgilendirilmesini istiyor. Be. bu davayı araştırdıklarını ve değişik verilere ulaştıklarını ve bu veriler üzerinden We. ile ilişkisini bildiklerini söylüyor. We. CD’yi başka kişilerle birlikte üretmiş ve piyasaya sürme işinde daha fazla kişi rol oynuyormuş, bunların arasında Starke’de bulunuyormuş. O dönem Berlinli ‚Vandallar‘ çevresinde olan müzik grubunun üyeleri de belirli rol oynamışlar, Jean-Rene Bauer’in ismini zaten daha önce söylemişti.
Götzl sorgulama hususunda ihtirazi kayıtlarla başlıyor, Be. bir çok şeyi söylemiş zaten. Götzl Starke’nin düzenli not aldığı bir defterden bahsettiğini anlatıyor ve ‚Landser‘ duruşması kapsamında bu deftere de mahkemece el konulmuş ve kendisine geri verilmemiş, eğer defter elinde olsa imiş Jenalılarla ilk buluştuğu konserin nerde yapıldığını söyleyebilirmiş. Starke daha sonradan kendisine 90’lı yıllardan eski fotoğraflar göstermeleri üerine, konserin Mehla’da yapıldığını somut olarak açıklayabilmiş. Starke’nin Zschäpe ile ilişkisi olan Stefan isminde bir şahıs hakkında basından bilgi edindiğini belirttiği meseleye gelince Be. ‚Starke’nin ‚Enno‘, yani Enrico Bö.ve Chemnitz’den Fr. ile ilişkiyi ve kontağı sağlayan ve tutan Thüringenli bir dazlak olan Stefan isminde bir kişiden bahsettiğini söylüyor. Sonradan bu şahsın Ap.olduğunu somut olarak tespit edebilmişler. Be. Starke’nin anlatımına göre, konsere giderken, ‚Enno‘ ve Robby Ha.C’nın da yanlarında olduğunu onaylıyor, bunlar da üçlüyü tanıyan ‚88’liler‘denmiş. Götzl Starke’nin Zschäpe ve Mundlos ile Beate ve Uwe olarak tanıştığını söylediğini belirtiyor, sonraları soyadlarını da öğrenmiş. Kendisine gösterilen fotoğraflardan birinde Mundlos’u görür görmez tanımış diyor Be. Zschäpe ve Böhnhardt‘ta ise ‚medya kalabalığı‘ sonucu tekrar hatırlamış. Be. Starke’nin üçü ile değişik konserlerde karşılaştıklarını kabul etmiş, Chemnitz’de değil de, tam tersine daha uzak bölgelerde. 1996 yılının ortalarında, cezaevinden çıktıktan sonra arasıra konserlerde ve birbirlerine yaptıkları karşılıklı ziyaretlerde görüşüyorlarmış, ama tam olarak nerde görüştüklerini hatırlamıyormuş, yani Zschäpe‘de mi, yoksa Mundlos yada Böhnhardt‘ ta mı olduğunu diye belirtiyor Götzl Starke’nin ifadesine dayanarak. Be.:‚Evet‘. Gözetim ve polis konusunda Be. Starke’nin üçlü arasında konuşmalarda dinlendiklerini söylediklerini ama üçü tarafından bunun normal bir şey, beklenmedik bir şey olarak karşılamadıkları bir olgu olduğundan bahsettiğini söylüyor. Starke ayrıca yer altına çekildikten sonar, uyguladıkları cep telefonu yasağını da anlatmış.
Bu dönem üçü ile sürdürdüğü ilişkisini nasıl değerlendirdiği sorusuna Starke diğer ilişkide olduğu Chemnitz’deki diğer ‚dostlarından‘ farklı bakmadığını söylemiş. Götzl başka bölgelerle ilişkisi üzerine de bir şeyler söylenip, söylenmediğini bilmek istiyor. Be. Starke’nin Stuttgart ve 1993 yılında Heilbronn’a arabayla seyahat yada bir konserden bahsettiğini söylüyor. Bu burada meslek eğitimi alan Fr.‘nin ‚1000 kutu partisi‘ imiş, bu parti Heilbronnlu dazlaklar tarafından düzenlenmiş. Ama sadece bir defa olmuş. Götzl ifade tutanaklarından Starke’nin Heilbronn’la ve bir şeylerin yaşandığı Starubing ve Stuttgart’a da Fr. üzerinden ilişki sağladığını söylediğini okuyor, partileri Da. isminde bir şahıs organize ediyormuş. ‚1000 kutu partisinde‘ üçü yokmuş, ama üçü Fr.‘yi tanıyormuş, üçünün de başka bir zaman ve sebeple Heilbronn’a gidip, gitmediğini bilmiyormuş. Be. okunanları onaylıyor. Götzl üçü ile aralarında geçen konuşmalar hususunda, sağcı konserler ve partiler/eğlenceler üzerine konuştuklarını, ama zamanla onların daha fazla politikleştiklerini, bunun Chemnitzli dazlakların şeyi olmadığı söylemiş olduğunu okuyor. Chemnitzli dazlakların bu tarz sabit ve sağlam iç düzen ve kuruluşları yokmuş. Be. okunanları onaylıyor.
Daha sonra rapora el yazısı ile ekledikleri konusu işleniyor, mevzubahis konu yani THS yürüyüşleri. Be. rapor edilme anında Starke’nin söylemlerini ve anlatımlarını olduğu gibi yazmaya özen gösterdiklerini ve sonunda kendisine rapor edilenleri değiştirmek, silmek, yada ek yapmak için yeterli oranda zaman tanındığını ve Starke’nin ‚ST‘ olarak imzaladığını söylüyor. Götzl Starke’nin düzenli buluşmalardan, ama Chemnitz’lilerin buralara katılmadıklarından, onlarında (kastedilen üçlüdür) buna kötü baktıklarından bahsettiğini belirtiyor Be. ‚Bize böyle anlattı‘. Zschäpe ile ilişkisi hususunda Starke’nin Mundlos ve Böhnhardt’ın bu ilişkilerini kıskanmadıklarını, kendilerinin bizzat Zschäpe’yi arabayla ona getirdiklerinin de olduğunu, aslında üçünün de birbirinden ayrılmaz olduklarını, Starke’nin Zschäpe ile aslında daha fazla yakın olmak istediğini, ama iki hafta sonra bu ilişkinin fazla gitmeyeceğini anladığını belirtiyor Götzl. Götzl, Starke’nin Zschäpe’nin siyasi konularda ne dediği hususunda neler söylemiş olduğunu soruyor. Be. Starke’nin onun hakkında kesinlikle ve açık bir şekilde sağcı olduğunu söylemiş olduğunu ve onu şiddet yanlısı olarak görmediğini söylüyor. Zschäpe’nin giyimi ama sağcı çevreler için alışılagelmişin dışındaymış ve Starke onu şiddet eğilimli olarak tanımamış. Starke ayrıca Böhnhardt’ın sürekli çok dövüşçü gibi davrandığını ama Böhnhardt’ın hiç kavga etttiğini hatırlamadığını söylemiş. Götzl Beate’nin Starke’yi kazanmak için çaba harcamadığını söylemiş olduğunu okuyor. Be. bunu onaylıyor.
Sonra Götzl sorgulamanın bir pasajını değiniyor, burada Mundlos’un aralarında geçen bir konuşmaya göre, Starke’nin bir kavgaya ortak olması sebebiyetinden tutuklandığını ama kendisini ihbar etmediğini söylediği hususunda bir açıklaması bulunuyormuş. Be. Starke sadece bir kavgadan dolayı suç almış diyor, bu kavga Einsiedel’de Alman Ordusuna mensup askereler ile kendi aralarında olmuş. Starke 15 ila 20 kişi kadar olduklarını söylemiş, hepside sağcı çevredenmiş. Kendisi ‘tam doluymuş’ (içkiliymiş anlamında kullanıyor) ve bu sebeple kimlerin olaya karıştığını hatırlamıyormuş. Bu sebeple Mundlos’u isteyerek ve bilerek korumamış. Starke tamda bu sebepten dolayı üçünün kendisini tutukluluk döneminde desteklediklerini anlamış. Götzl Starke’nin Böhnhardt’ın 1997 yılında halkı kışkırtma suçundan tutuklanmış olduğunu söylemiş olduğunu belirtiyor. Bu olayda bildiği kadarıyla bir oyuncak bebeği bir köprüden aşağı doğru asmışlar ve bildiği kadarıyla Böhnhardt’ın tutuklanma emri bulunuyormuş. Be. Starke’nin Böhnhardt’ın ayrıca bir iş esnasında işçi grubu içinde nüfus cüzdanını kaybettiğini, Zschäpe bu dönem işsizmiş ve Mundlos ünüversiteye başlamış ve yatılı okulda kalıyormuş.
Bu sebeple iletişimleri biraz kopmuş. Sonra Götzl Chemnitz’te bulunan sağcı çevreyle ilişkilendirilen birahaneler konusunda konuşuyor: Fritz-Heckerti bölgesinde bulunan ‚Kramer‘ le (phon.) başlamış, bir lokanta; sonra Chemnitz’te bulunan bir ‚oyun salonu‘ tarzında olan birahane varmış; sonra ‚Wohlfahrt‘, burada We. bir konser düzenlemiş, üçü de bu konsere izleyici olarak katılmış, konserden sonra geceyi Starke’de geçirmişler; Sonra ‚Erdenglück‘ (phon.) ve ‚Freiheit‘ (phon.) isimli birahaneler varmış, ikincisinde bir ‚eski alman gecesi‘ yapılmış; ve üçü ‚Keglerheim‘ da da bulunmuşlar, burayada gittikleri olmuş. Götzl Starke’nin üçünün Jan We. ile ilişkisi olduğuna inanmadığını söylemiş olduğunu belirtiyor, Jan We. daha çok tek tabanca bir kişiymiş. Kendisi, yani Starke We. ile tutuklanmadan daha önce tanışıyormuş, ama gerçek anlamda tanışmaları ve arkadaşlıkları tutukluluktan sonra başlamış. Starke basından We.nin üçü için silah temin ettiğini öğrenmiş olduğunu belirtmiş ve bu konuda kendisine hiç bir şey anlatmamış. Be. Starke’nin daha sonra bu söylemini geri çektiğini belirtiyor. Götzl Starke’nin açıklamalarını okuyor: ‚Landser‘ olayında da We. Starke’yi ilk başta yayma ve yaygınlaştırma, piyasaya sürme meselesinde ortak etmiş. O dönem ikisinininde bir ortak tanış, arakadaşları varmış, bu da Wenndorf’muş. O da B&H‘ denmiş. Ve ‚Landser’in bateristiymiş. B&H’nin bir dizi sağcı konserle ilişkisi bulunuyormuş, aralarında ‚88’lerle‘ çok sorun varmış.Starke tutukluluktan salındıktan sonra We. kendisine birlikte çalışıp çalışmak istemediğini sormuş, çünkü onlar ‚88’lerden‘ daha da örgütlülermiş. B&H dünya çapında örgütleniyormuş, Saksonyalılar B&H’nin Saksonya Seksiyonunu kurmuş. Stefan La. o dönem We.‘yi seksiyon başkanı yapmış, çünkü kurucuları La.‘ya göre çok miskinlermiş ve bir şey yapmıyorlarmış.We.‘de neredeyse gerektiğinden bile fazla çalışıyormuş. Be. burada We.‘den elde ettikleri defterler ve içinde not edilen konserler hususunun devreye girdiğini belirtiyor. Götzl konuşmasına devam ediyor: We. uluslararası müzik grupları ile olan ilişkilerini devreye sokuyormuş ve Sven Sch. etrafında toparlanan B&H Brandenburg’la aralarında rekabet bulunuyormuş. Berlin seksiyonunu da örneğin 1 Mayıs gibi yürüyüşlere katılım çerçevesinde destekliyorlarmış. Starke’nin belirttiğine göre yürüyüş izinleri NPD tarafından alınıyormuş, Saksonya B&H Seksiyonu’nun kendisi hiç yürüyüş tertiplememiş. Götzl ek olarak futbol maçları ve ‚eski alman gelenekleri‘ etkinliklerinin düzenlenildiğini de belirtiyor, ilk başta aday üyeliği olarak üye olunabiliniyormuş, üyelik meselesi aynı rokçu klüplerindeki gibi oluyormuş.
Götzl tutuklunun bakımı ve onunla ilgilenme hadisesinde sorular yöneltiyor. Be. bunun B&H’nin ilgilendiği mesele değil de, tersine HNG’nin sorumlu olduğunu söylüyor. Sonra başka şahıslar üzerine konuşuluyor.Götzl tutanaklardan okuyor: Jenalılar arasında bir de Elke isminde bir kadın vardı, biraz kısa boylu, 165 cm. boyunda ve güçlü yapılı koyu sarışın saçlarını ‘örgülü saç stilinde’ taşıyan. Starke bir ara Enrico Ri. ile ‘stres/sorun’ yaşamış, çünkü Ri. bir ara ‘ari kanından dazlak olarak bir siyah derili ile geziyormuş/ilişkisi varmış’. Rico (phon.) Au. sessiz, sakin birisiymiş ve üçlüyle tanışmış ve Anja H. ile berabermiş. Daniel Au. da üçlüyü tanıyor olmalıymış. Götzl Michael Ne. ve Lars F. adlarını okuyor. Antje Of. Enrico Sp. ile arkadaşmış. Be. okunanları onaylıyor. Götzl tamda burada sorgulanmasına ara verildiğini söylüyor: ‘ Bizde bu arayı neden olarak alıp, öğle paydosuna kadar mahkeme duruşmasına ara verilim’.
Duruşmaya saat 13:07’de devam ediliyor. Götzl sorgu raporundan Michael Neumann’ın bir ‘88’li’ olduğunu okuyor, kendisi Starke’nin iyi bir arkadaşıymış ama artık yaşamıyormuş ve ölmüş. Starke Michel ve Antje Pr.’ye ilişkin Antje Pr.’nin Zschäpe ile ilişkisi olduğunu düşündüğünü söylemiş, çünkü kadınlar birbirleri ile konuşurlarmış, ama bunu kesin olarak bilmiyormuş. Be.: ‘Doğru’. Götzl’in söylediğine göre, Starke üçlünün yeraltına çekilmesi hususunda ansızın kapısında belirdiklerini, ama kendisine nasıl ve neyle geldiklerini bilmediğini söylemiş. Be. Starke’nin hatırladığı kadarıyla yanlarında çantaları yokmuş ve kendisine arabayla gelip gelmediklerini de bilmiyormuş diyor. Götzl devamında Mundlos ziyaretlerine neden olarak Böhnhardt’ın hakkında bulunan tutuklama kararını ve zamana yayarak unutturmak istediklerini gerekçe olarak ileri sürmüş diye okumaya devam ediyor. Peki neden üçü birden yeraltına çekilmek zorunda kalıyor sorusuna ise Starke şu cevabı vermiş. ‘Onların üçüde bir üçlüydü çünkü’. Be. : ‘Ben onun bunu sadece öylesine söylediğini düşünüyorum’. Götzl zamanın birinde üçününde Starke’nin mobilyalarını kendisine verdiği Bu.’nun evine gittiklerini okuyor. Bu ziyaretleri esnasında Starke tanınan bir kişilik olduğu için, aslında artık Starke ile ilişkilerini sürdürmek istemediklerini söylemişler. Be. bunu kendisine sorduklarında Starke’nin cevabını yuvarladığı söylüyor, aslında üç kez onu ziyaret etmişler. Götzl Be.’den Starke’nin anlatımının akıcı olup olmadığını bilmek istiyor. Be. ‘ilk önce Starke’ye anlatması için yeterli süre ve fırsat vermişler, çünkü aslında herşeyi anlatmayacağını düşünüyorlarmış ve kendisini anlatmayacakları ile yüzleştirebilmek için planları varmış’ diyor.
Götzl sorgu tutanaklarından, Starke’nin Mundlos’un grubun sözcüsü olduğunu düşündüğünü ve üçünün gizlenip, kaçmak istediklerini, ama Mundlos’un nereye gitmek istediklerini anlatmadığını, bu durumun tuhafına gittiğini, ama üçünün de zaten birhoş ve tuhaf olduklarını önceden de bildiğini söylemiş olduğunu okuyor. St. ve Bu.’nun birlikte olup olmadıkları sorusuna Starke çift değiller dedi diyor Be. Götzl daha sonra Starke’nin bu zamandan sonra üçüyle ilişkisinin koptuğu ve aralarında kişisel ilişkisinin artık olmadığını belirten cümle geliyor diyor. Be. olumluyor, Starke’nin Ro. ile yaptığı bir telefon konuşması hususunda konuştuğunu açıklıyor, bu konuşmada üçlü hakkında polisin arama tarama çalışmaları ile ilgili ‘Kripo Live’ de çıkan haberler hakkında sohbet edilmiş. Starke durumu öyle açıklamış ki, sanki o anda üçlünün neden arandığını öğrendiği imajını yaratmış, buda Starke batıda çalışmaya başladıktan sonraki dönem olan 1998 yılının Mayıs aylarına denk düşüyormuş. Başkalarının Starke yeraltına çekilmelerinde sorumludur açıklamalarının kendisine belirtilmesi ve sorulmasına cevaben, Starke kendi anlattıklarının doğru olduğunu belirtiyor ve kendi ifadesine bağlı kalmış diyor Be. Götzl Starke’nin Bu.’nun olaya nasıl ve hangi boyutta karıştığını bilmediğini ve Ro.’nun da kendisine birşey anlatmadığını belirttiğini okuyor. Fi. kardeşlerin üçlünün Bu.’da kaldığını bildikleri meselesinde ise Starke , bu konuda hiçbir şey bilmediğini söylemiş diye devamında okuyor. Götzl Starke’nin kendilerinden artık haber almadığı için üçlünün artık Chemnitz’i terkettiğini zannettiğini belirtmiş olduğunu söylüyor.
Üzerinde ele geçirilen kurusıkı tabanca konusunda Starke tabancasını 1989 yada 1990 yılında Bavyera’da satın aldığını ve yılbaşı kutlamalarında bir defa kullandığını belirtmiş. Hendrik La.’nın oynadığı rol ve üçlü ile arasında var olan ilişkisi hususunda Starke, La.’nın üçlüyü tanıdığını, ama kendisinin üçlü La.’da kalsın diye onu arayıp aramadığını hatırlamadığını ve tam emin olmadığını söylemiş. Starke We. hakkında, onun üçlü ile tanıştığı meselesine artık kesin gözüyle baktığını belirtmiş olduğunu okuyor Götzl. Starke Be.’nin anlatımlarına göre We. ile 2011 yılında hayat bulan Dresden kentindeki buluşmalarında, ona üçlünün çalışmak zorunda kalacağı ve Güney Amerika’da bulunan bir çiftlikten bahsettiğini söylemiş. Ve We. de bunun üzerine daha kolayda para kazanabilme imkanı varken neden çalışacaklarmış demiş. Starke We.’nin bununla banka soygunlarını kastettiğinden hareket etmiş. Götzl Starke’nin ifadesinden kesit okuyor: We. kendisine Uwe’lerin kafasına silah dayadıkları olayını anlatmış bu hususta Beate’nin adı konuşmada geçmemiş. We. buluşmada devamıyla bu konuda hangi gelişmelerin olacağı ve Chemnitz’de kimlerin ifade vereceğini merak ettiğini söylemiş. We.’nin Stuttgart’a geri dönmesi gerekiyormuş ve üçlü ile ilişkisinin olduğu ortaya çıkarsa olacaklardan ve olası gelişmelerden korktuğunu söylemiş, bir sürü yabancıyla birlikte çalışıyormuş. Starke daha sonra We.’ye ‘Beate ile aralarında ‘ bir aşk/ilişki macerası (git-gel) ’ yaşanmış olduğunu ve bu hususta kesinlikle sorguya çekileceğini düşündüğünü söylemiş. Buluşmalardan sonra We. Starke’yi aramış ve ‘başının belada olduğunu’, çünkü Szczepanski’nin resmi dairelere, We.’nin 1998 yada 1999 yılında üçlü için silah satın almak istediğini söylediğini belirtmiş, bu haber basında da çıkmış, We.’de zaten bunu burdan biliyormuş. We. Szczepanski ‘nin yalan söylediğini söylemiş, We.’nin tabancayla hiçbir ilişkisi yokmuş. Tagesspiegel’de çalışan gazetecisi bu konuda araştırma yapıyormuş, yeterli bilgisi varmış ve kendisini de olayın içine çekiyormuş. Spiegel dergisinden de biri kendisine gelmiş. Bunun üzerine Starke We.’ye şöyle demiş: ‘ Şimdi her ipte oynarsan, ne olacağını gördün değil mi’. Be. Götzl’in okuduklarını onaylıyor.
Götzl okuyor: Starke Szczepanski ile 1992 yılında Königs Wusterhausen’de tanışmış, We.’de Szczepanski’yi ordan tanıyormuş. Aradan çok geçmeden Szczepanski tutuklanmış. Götzl Be.‘ye Starke’nin kaleme alınan makale ve haberler hususunda bir şeyler söyleyip, söylemediğini soruyor. Be. Starke’nin Szczepanskis Fanzine hakkında ‚United Skines‘ e makale yazdığını anlattığını söylüyor ve kendisinin onun henüz bu dönemde de istihbarat örgütü olan Verfassungsschutz için çalıştığını, ajanlık yaptığını düşündüğünü, bu nedenle de bu makalelerin VS‘ ye geldiğini söylüyor. Starke bu son telefon görüşmesinden sonra We. ile ilişkisinin olmadığını belirtmiş, ama bu da değişmiş. Götzl yer altına çekilme hususunda eklemelerin olup olmadığını soruyor. Be. Starke’nin olayı biraz farklı olarak lanse ettiğini söylüyor, ihtimalen Starke üçünü Ro.ya arabayla götürmüş, yaklaşık olarak dört hafta burada kalmışlar, o da iki hafta sonra evi terk etmelerini söylemiş. Starke ilaveten onlar için kalabilecekleri yeni bir yer bulmaya çalışmış. St. yada Fi. ile bu hususta konuşup, konuşmadığını anımsamıyormuş. Sonra Ro. onların Limbacher Straße adresinde kaldıklarını söylemiş ve o, Starke oraya gidecekmiş. Götzl rapordan okumaya devam ediyor, Starke en kötü ihtimalle Almanya’dan çıkmalarını sağlamak için ilişkilerini devreye sokmaya çalışmış, Chemnitz’de kendilerini çok fazla insan tanıyormuş. Be. okunanları onaylıyor. Starke kendisine pasaport temin etmesi konusunda birşeyler söylendimi sorusuna hayır dedi diyor Be. bunun kendisine sorulması üzerine. Bauer’in kendisini tehdit etmesinden sonra Eyelet Polis Şubesine (LKA) bağlı polis memurları yanına gelmiş ve üçlü hakkında sorular yöneltmiş, ama onlara güvenmemiş diye okuyor Götzl. Bu 2003 yılı sorgulama raporuna göre böyle not edilmiş, anlattıkları karşılığında mükafatlandırılacağı da kendisine söylenmiş. Starke patlayıcı maddeyi aldıktan sonra Mundlos’u aramış. O ertesi gün yanına yanlız gelmiş ve paketi almış, para vermemiş, Starke’de Wi.‘ye para vermemiş. Mundlos patlayıcı maddenin nerden geldiğini bilmiyormuş Aradan çok geçmeden Mundlos, Starke’nin yeniden temin etme durumunun olup olmadığını tekrar sormuş. Starke Mundlos’un teklifini anında mı, yoksa sonradan mı geri çevirdiğini hatırlamıyormuş. Tamda bu noktada kendisinin, yani Starke’nin aklına Mundlos’u kendisinden silah istediği meselesi gelmiş. Mundlos’a daha sonra bu konuda araştırdığını söylemiş, ama böyle bir girişimi olmamış. Be. Starke‘nin bu söylediğini daha sonra düzelttiğini ve Wi.‘ye silah konusunu da sorduğunu belirtiyor. Götzl Starke’nin patlayıcı maddenin çeşidi hususunda, kendisinin Wi‘nin patlayıcı maddelerle deneyler yaptığı duyumunu daha önceden almış olduğunu, ama bunun haricinde kesin bir şey söylemediğini okuyor. Starke kendisine teslim edilen pakette TNT olup olmadığını bilmiyormuş, paketi açıp bakmamış. Be. Starke’nin ifadesine göre Mundlos patlayıcı maddeyi fitilleyemediği için sonra kendisini aramış demiş. Mundlos ve Starke gerçektende patlayıcı madde alıp almadıkları konusunda ‚kandırıldıklarını, kazık‘ yediklerini düşünmüşler. Wi. bunun üzerine fitil gerektiğini, ama kendisinin bunu bulamayacağını ve temin edemeyeceğini söylemiş ve Starke bunu Mundlos’a olduğu gibi aktarmış.
Be. daha sonra 10.2.2012 tarihli sorgulama hususunda kapsamlı bir rapor sunuyor. Starke bu dönem kendisini telefonla aramış diyor Be. Ama bir meslektaşı telefona cevap vermiş ve We.‘nin sürekli kendisine ulaşmaya çalıştığını kendisine söylemiş, daha sonra randevu verilmiş. Starke’ye son sorgulamada söylediklerini düzeltmesi için tekrar yeterli oranda olanak tanımışlar, ama Starke düzeltme yapmamış. BGH (Yüksek Mahkeme) kararında Starke’nin farkına vardığı bazı noktalar/suçlamalar yer alıyormuş ve Starke bunları düzeltmek istemiş. O karar metninde yer aldığı gibi Zschäpe ile 1998 yılında beraber değilmiş, tersine 1996/97 yıllarında beraberlermiş. Bunun haricinde Bu.’nun yanına yerleştirilmelerinden sorumlu olarak gösteriliyormuş, ama bu da doğru değilmiş. Ve kendisinin 2000 yılına kadar lojistik ve maddi destek sağladığı yazıyormuş, bunu da yalanmış. Kendisi ‘Landser’ hikayesi/olayından sonra sağcı çevrelerle ilişkisini kesip, bu çevreden uzaklaşmış. Sonradan uzaklaşma tarihi olarak 1.5.2001 tarihini hatırlamış, B&H Senftenberg’ in adamları kendisine ilk olarak bu tarihte verdiği ifadesi konusunda sorular sormuş, ve bundan bir hafta sonra gerçekleştirilen bir koserde ifadesinin bir kopyası dağıtılmış, sonra Bauer ve Antje Pr. olayı yaşanmış. Starke devamında We.‘nin kendisini birçok defa telefonla aradığını ama ulaşamadığını söylemiş. İlk ifadesinin alınmasından bir gün sonra We. kendisine onun evinin de arandığını anlatmış. Be. bunların doğru olduğunu söylüyor, 25.1.12 tarihinde gerçektende bir dizi ev aramaları yapılmış, We.‘nin kız arkadaşının evide aranmış. We. kendisinin polis tarafından teşhis edildiğini ve DNA’sının da alınmak istendiğini, ama kendisinin buna müsaade etmediğini, bunun üzerine de kendisinin bu hususta mahkeme kararı çıkartılması ile tehdit edildiğini söylemiş. Starke’de buna karşılık olarak kendi evinin de arandığını ve ifade verdiğini söylemiş. Bunu söylemesi üzerine We. konuşmayı hemen bitirmiş. Bu durumdan sonra We.‘nin siyasi görüşünde herhangi bir değişimin olup olmadığını Starke’ye sormuşlar. Starke We.‘nin eski ilişkilerini sürdürdüğünü bildiğini söylemiş, ama ‚sert göbekle/çekirdek grupla‘ değil. Starke La. meselesinde örneğin çevreyle sıkı ilişkilerini koruduğu ve sürdürdüğü görüşüne hakimmiş ama W.‘nin bununla artık ilişkisi bulunmuyormuş. We. ‚Landser‘ duruşmasına yönelikte ifade vermiş ve bu nedenle bu çevreyle hala sıkı ilişkileri bulunmuyormuş.‘Westsachsengesocks‘ (‚WSG‘) müzik grubunda yer alan ve etkinlikler için bir bahçeli lokalı olan, Zwickau‘lu dazlak Ralf ‚Manole‘ Ma. We. ile uzun yıllardır ilişkideymiş. Götzl Zschäpe’ye hala olaya müdahil mi diye soruyor, savunma avukatı Heer bir ara vermenin iyi olacağını söylüyor. Götzl duruşmaya saat 14:31’e kadar ara veriyor.
Aradan sonra Be. Ralf Ma. meselesine tekrar değiniyor. Starke’nin anlatımına göre onun bahçeli lokalı Zwickau’da düzenlenen eğlence ve konserlerde kullanılmış. Ma. Zwickau’da lokaine ilaveten sağcı bir dükkanda işletiyormuş ve ‚Landser‘ davasında oda yargılanmış, ama mahkeme kararı ile serbest bırakılmış. Bu kişi Starke’nin ifadesine kızmayan ender kişilerden biriymiş. Chemnitzliler Ma.‘nın Zwickau’da düzenlediği etkinliklerine çok katılmışlar. We. La. ve Starke. Starke bunun haricinde Ma.‘nın Çek Cumhuriyeti ile iyi ilişkileri bulunduğunu hatırlamış. Starke Ma.‘yı ama ilk kez Slovakya’da bir konserde görmüş. Ma.‘nın müzik grubuyla Çek Cumhuriyetinde buluşmalar gerçekleşmiş. Slovakya’daki konser muhtemelen Starke’nin tutukluluk sürecinden sonra, 1996 yılının Ağustos ayında gerçekleşmiş. Marschner’in İsviçre ile ilişkisi olup olmadığı sorusuna ise Starke cevap verememiş. Ama amerikan ve avusturulyalı müzük gruplarının katıldıkları etkinliklerin yapılması, organizatöre pahalıya mal oluyormuş ve Macaristan, İsveç ve İsviçre’yi kapsayan bazı konser turneleri düzenleniyormuş. We.‘nin gerekli ilişkileri varmış, İsviçre’yle de çok iyi ilişkileri bulunuyormuş. We. konserler ve Cd’ler için buraya çok gidiyormuş, oradaki ilişki adresi ‚Hammerskin‘ lerden Olivier isminde birisiymiş, soyadı bilinmiyormuş. Olivier daha sonra ama Starke’nin sonradan hatırlamış, B&H grubuna geçmiş ve grubun ‚İsviçre Seksiyonunu‘ kurmuş. Olivier daha sonraları sağcı Cd’ler satan ve ‚Landser- cd‘ sinin piyasaya sürülmesi ile ilişkilendirilen Karolina (phon.) isminde Polonya’dan bir kadınla beraber olmuş.O sonra İsviçre’ye taşınmış. We.‘nin üçlü ile arasında olan ilişkisine ilişkin kendisinin bu çelişkiyi çözemediğini söylemiş. We. tabanca hikayesini kendisine anlatmış, ama diğer taraftan da telefonda onları hiç tanımadığını söylemiş.
Sonra Starke’ye ifade verdikten ve ev aramalarından sonra bu çevrenin önde gelenleri ile ilişkileri meselesi tekrar sorulmuş. Burada şimdiye kadar verdiklerinden başka isim vermemiş. Sonra Potsdam kentinden ‚Proissenheads‘ ten Uwe Menzel meselesi hususunda konuşulmuş, o da Szczepanski’nin tabanca olayından bir biçimde haberdarmış. Starke Menzel’in B&H üyesi olduğunu söylemiş ve birçok kez müzik grubuyla Chemnitz’i ziyaret etmiş, ama daha fazla Berlin’de bulunuyormuş. Üçlü ile ilişkisinin olup, olmadığı konusunda Starke hiçbir şey söyleyememiş. Başka ‚Potsdamlılar‘ konusunda Starke ‚Proissenheads‘, konserlerde koruma olarak görevlendirilen Bü. adında birini, ve bir başka korumayı ve ‚Landser‘ den Wenndorf’un adını vermiş. Sonra Stefan hususuna gelmişler. Ap. isminin kendine sorulması esnasında Starke bu adı hatırlamış ve onun Zschäpe‘ nin kuzeni olduğunu söylemiş,, ilişki onun üzerinden oluşmuş. Fr. ve Ap.‘ nin ikisininde bir Rottweiler köpekleri varmış ve iyi anlaşıyorlarmış. Ap. üçlü, Kapke, Elke, ve ‚Steini‘ yada ‚Steinke‘ isminde biri ile birlikte Yenalılardanmış. Sorgunun devamında yeniden Zschäpe konuşulmuş. Tutukluluktan serbest bırakıldıktan sonra onun iki Uwe’den hiçbiri ile birlikte olmadığı anlaşılıyor, hissediliyormuş. Bir partide aralarında kıvılcım yaşanmış. Sonra bir o Chemnitz’e gelmiş, bir kendisi Yena’ya gitmiş, iki Uwe’de sürekli yanlarında oluyormuş. Be.‘nin hatırlayabildiği kadarıyla, bu durumun Starke’nin ‚canını sıktığını‘ söylemiş olduğunu, belirtiyor.
Zschäpe’nin siyasi görüşü meselesine ilişkin Starke NPD kendisi için olan tek partidir demiş, bildiri dağıtma eylemleri, yürüyüşler vs. ilgisini çekiyormuş. Onun anımsayabildiği kadarıyla kendisini de, Chemnitzliler olarak bu tarz eylemlere katılmaları doğrultusunda kazanmaya çalıştığını düşündüğünü söylemiş. Ama hiç kimse ikna olmamış. Bu bağlamda bir örnek vermiş: İki Uwe Chemnitz’e kahverengi gömlek giyinerek gelmişler, bu nedenle‘88’liler‘ le aralarında sorun olmuş, çünkü bunlar bunu daha fazla ‘parti çizgisi/siyaseti‘ olarak algılamış ve kendilerinin sahiplenilmesini istemediklerini dile getirmişler. Starke Zschäpe’yi sessiz ve içine kapalı biri olarak tanıtmış, alkol ve uyuşturucu onun açısından kırmızı çizgiymiş ve özellikle kalabalık ortam aramıyormuş. Yaşam içeriği grupmuş, arkadaşlık ve THS’den ibaretmiş. Starke: ‚ Uwe’lerin olmadığı yerde o bir hiçti‘, demiş. Mundlos yatılıya gittiğinde Zschäpe açısından grup artık yokmuş. Bu ifade kelimesi kelimesine kullanılmış: ‚Sağcı konularda canlanıyor/uyanıyordu‘. O Zschäpe’yi ilginç buluyormuş ve hatta aynı evde kalmayı/oturmayı bile düşünmüş. Ama Zschäpe’ye dört hafta boyunca ulaşamadığı dönemlerde olmuş, Starke bu anları ‚telsiz suskunluğu‘ olarak tanımlamış. Bundan sonra neden bu kadar uzun bir süre kendisine ulaşılamadığına herhangi bir açıklama da getirmiyormuş. Sonra aralarında anlaşarak ayrılmışlar, Starke arkadaş kalmalarını önermiş ve öylede olmuş.
Sonra kendisine militan eylemler ve şiddet konusunda sorular yöneltmişler. Starke Zschäpe‘nin şiddeti redettiğini söylemiş. Starke onun verebileceği en iyi örnekmiş, çünkü o tutuklu yatmış ve bu durumda sırf kendisine zarar vermiş. Böhnhardt kavgaya varmış, ama Zschäpe ve Mundlos onu kavgadan uzak tutuyor, engel oluyormuş. Bu bağlamda şu cümle kullanılmış diyor Be.: ‚Göze batmak istemiyorlarmış‘. Sonra Starke üçünün Tino Brandt’a karşı besledikleri ‚müthiş ve son derece yüksek heyecen ve tutku‘ yu anlatmış Starke, o onlar için bir ‚tanrı‘ niteliğindeydi. Bir defasında Rudolstadt’ta THS’nin bir etkinlik odasında Brandt‘ın dinleme böceği araması ve bulmuş olmasına dair bir hikayeyi anlatmışlar ve üçü de bu nedenle Brandt’a tamamen hayranlarmış. Kapke hususunda Starke ‚siyasi parti askeri‘ kelimesini kullanmış. Kapke açıktan dazlak değilmiş, saçlarını birbirinden ortadan bir çizgiyle ayırıyormuş. Provokatif eylemleri iyi eylemler olarak değerlendiriyormuş, örneğin Buchenwald’taki hikaye gibi. Starke Kapke’yi kendisiyle anlaşılması zor, ipiyle kuyuya inilmez, gaddar olabilen biri olarak tanımlamış. Starke Ralf Wohlleben’i kişisel olarak tanımıyormuş, onu sadece Mundlos’la konuştuklarından biliyormuş. Bu konuşmalardan onun Mundlos’un iyi bir arkadaşı ve THS’nin dostu olduğu sonucunu çıkarmış, hatta bir defasında o bir yürüyüş bile örgütlemiş. Strake Holger G.‘yi hiç hatırlamamış. Kendisine G.‘nin üçlü ile birlikte kendisini cezaevinde ziyarete geldiğini söylemişler, ama bunu hatırlayamamış.
Patlayıcı madde teslimiyatı konusunda Mundlos’un neden özellikle Starke’ye bunu sorduğunu öğrenmek istemişler. Starke Mundlos’un kendisine güveninin tam olduğundan hareket ettiğini söylemiş. Mundlos patlayıcı madde ile deney yapmak istediklerini kendisine söylemiş. Bu açıklamayı bir taraftan şiddeti redetmeleri, diğer yandan da patlayıcı madde ısmarlamaları arasındaki çelişki kendisine tekrarlanınca yapmış. Starke devamında askeri spor talimatları yapacaklarını düşündüğünü söylemiş. Starke sonra tekrar Mundlos’un, dinlenme tehlikesine karşın, bu konuyu kendisi ile telefonda yada bir konserde değil de, kişisel görüştüğünü geniş bir şekilde anlatmış. Starke’ye sonra miktarını sormuşlar, çünkü bir ayakkabı kartonuna 500 gramdan fazla sığacağını düşünmüşler. Sonra Starke’nin önüne bir karton süt indirmişler ve Starke miktarın daha çok bir kilo civarında olduğunu söylemiş. Mundlos’un eksik fitiller konusu kapsamında kendisine şikayeti üzerine Starke tekrar Wi. ile buluşmuş ve ona silah ve patlayıcı madde hususunu söylemiş. Wi. silah meselesinde hayır demiş. Fitilde bulamazmış. Starke Mundlos daha sonra kendisinden daha fazla patlayıcı maddde isteyince, bu olayın üstünde daha fazla takılıp kalmamış, uğraşmamış. Starke’ye üçlünün kendisine göre neden Chemnitz’den Zwickau’ya taşınmış olabileceğini sormuşlar. Starke nedenini bilmediğini söylemiş. Sonra Chemnitz’de diğer daireler hakkında soru sormuşlar, Sch. örneğin ev sahibi olarak dikkate değermi diye. Starke bu husustada bir şey söyleyememiş. Starke kendisine gösterilen fotoğraflarda Carsten Ri.‘yi tanıyamamış, ama kendisini ‘88’lilerden tanıyormuş. Starke Ri.‘nin Alman ordusunda olduğunu da biliyormuş ve bir defa Ri. ile birlikte İsveç’e gittiğini ve arabanın benzininin bitmesi sonucu yolda kaldığını hatırlıyormuş. Starke Pierre Ja. ve Schn. isminde birini tanımıyormuş ve fotoğraflarda da tanımamış. İkinci ifade verişinde Starke daha az heyecanlı imiş ve daha serbest ve akıcı anlattığı hissine kapılmışlar. Starke artık önceki gibi fazla çelişkili açıklamalar da yapmamış.
Ardından bir ara veriliyor ve saat 15:45‘ e kadar uzatılıyor. Sonra Götzl avukat Heer’in kendisine müvekkilinin kendini iyi hissetmediğini açıkladığını söylüyor. Bu nedenle Zschäpe arada Eyalet Mahkemesi Doktoru Dr. Oefele tarafından muayene edilmiş. Oefele dinleniyor ve Zschäpe’nin genel durumunun 5.12.2013 tarihinde yapılan muayeneye oranla (65. Mahkeme tutanaklarına bakınız.) daha da kötü olduğu hükmünü getiriyor ve Zschäpe’nin sağlıken bugün artık mahkemeyi kaldırmasının mümkün olmadığı teşhisini koyuyor. Ama sağlık durumunun yarına kadar düzelebileceğini belirtiyor.
Götzl Be.‘nin 29.4. tarihinde mahkemeye tekrar çağrılacağı hususunda celpname gönderileceğini belirtiyor ve duruşma saat 15:53’te bitiriliyor.